| F-HARFİ | |
| Kelime / Kelime Grubu | Anlam |
| FAAL | Aktif |
| FAALİYET | Çalışma, etkinlik. |
| FAHİŞ | Aşırı; ağır; çok fazla |
| FÂHİŞ | Aşırı. |
| FAİDE | Fayda, yarar. |
| FÂİDE | Fayda. |
| FAİK | Üstün, yüksek. |
| FAİKİYET | Üstünlük. |
| FAİL | Suç işleyen kimse , eden, yapan |
| FAİLİ MEÇHUL | Kimin yaptığı belli olmayan veya bilinmeyen |
| FAİLİMUHTAR | Yaptıklarından sorumlu durumda ve yaşta olan |
| FAKD | Kaybetme. |
| FALAN | Söylenmesi gerekli görülmeyen bir özel adın yerini tutar. |
| FARAZA | Varsayalım ki. |
| FARAZİYE | Varsayım. |
| FARİĞ | Bir şeyi veya hakkı başkasına devreden; feragat eden |
| FARİK | Farkeden. |
| FÂRİK | Ayıran. |
| FARİKA | Karakter, ayırıcı nitelik. |
| FARİZA | Şeriata uygun bir biçimde mirasçılara düşen pay. Ödev; görev. |
| FART | Fazlalık, |
| FARZ | Zorunlu; baş koşul; boyun borcu |
| FARZIMAHAL | Sözgelimi. |
| FASIL | Ayıran; bölen |
| FÂSIL | Bölüm. |
| FASILA | Ara. |
| FÂSILA | Aralık; ara |
| FASİD | Kötü. |
| FASİLE | Aile, takım, tür. |
| FASL | Ayrıntı, kesinti. |
| FASL ETME | Halletme; neticelendirme |
| FAŞ | Açıklama. |
| FAUNA | Bir bölgedeki tüm canlıların oluşturduğu ortam. |
| FAZİHA | Kötülük, rezâlet. |
| FAZİLET | Erdem. |
| FECAAT | Kötü durumlar. |
| FEHİM | Akıllı. |
| FEHİME | Anlayış |
| FEHM | Anlam. |
| FEK | Kaldırma; bir hukuki sınırlamanın kaldırılması; sona erdirme; bitirme |
| FEKK | Çözme, kurtarma. |
| FELAH | Kurtuluş. |
| FENA | Kötü, fanilik. |
| FEND | Hile. |
| FENNEN | Bilimsel. |
| FENNİ | Bilim ve tekniğe uygun. |
| FER | Parlaklık. |
| FERAGAT | Vazgeçme; elçekme |
| FERÂGAT | Vazgeçme. |
| FERAĞ | Devir; bir hakkı birine geçirme; devretme |
| FERAİZ | Miras payları. |
| FERASET | Akıl; Anlayış. |
| FERÇ | Kadın üreme organının dış kısmı. |
| FERD | Tek; yalnız olan şey; eşi olmayan; tek olan sayı |
| FERDA | Yarın. |
| FERDİ | Fertle ilgili , bireysel |
| FER-Î | Bağımlı; ekli; ikinci derecede |
| FERİ | Ayrıntılarla ilgili, ikinci dereceden . |
| FER'İ CEZA | Suçlara verilen asıl cezaya ek ve ikinci dereceden ceza. |
| FER'İ İKTİSAB | Bir hukukî ilişkiyle mal kazanma. |
| FERMAN | Padişahtan çıkan emir |
| FERSUDE | Yıpranmış, eskimiş. |
| FESAD | Karışıklık,karıştırıcı, arabozucu |
| FESÂD | Karıştırıcı; arabozucu |
| FESAT | Karıştırıcı. |
| FESH | Bozma; dağılma; kapatma; kaldırma |
| FESİH | Devam etmekte olan bir hukuki ilişkiyi sonlandıran bozucu yenilik doğurucu irade beyanı |
| FESİH DAVASI | Taraflar arasında mevcut işlemin bozulması için açılan dava. |
| FETÂVÂ | Fetvalar. |
| FETEVA | Hukukî sorular ve cevapları. |
| FETH | Açma, açılma |
| FETHİMEYYİT | Otopsi. |
| FETVA | Müftü tarafından verilen şer'i hüküm veya karar. |
| FETVÂ | Müftü tarafından verilen karar. |
| FEVAİD | Faydalar. |
| FEVK | Üst. |
| FEVKANİ | Üst |
| FEVKİNDE | Üstünde; aşan |
| FEVREN | Seri olarak. |
| FEVRİ | Aşırı heyecan neticesi yapılan coşkulu hareket. |
| FEVT | Ölüm. |
| FEYSELPEZİR | Hükümle sona eren. |
| FEYZ | Bolluk; bereket; ilham |
| FEZAHET | Rezillik, haysiyetsizlik. |
| FEZLEKE | Soruşturma ya da yargılama tutanaklarının özeti. |
| FIKARAT | Fıkralar,bölümler |
| FIKARÂT | Bölümler. |
| FIKDAN | Yokluk, kıtlık |
| FIKRA | Kanun maddelerinin satır başları |
| FIKTAN | Yokluk. |
| FIRKA | Kanun maddelerinin satır başlarıyla ayrıldıkları ufak bölümlerden her biri, parti, insan grubu |
| FITRÎ | Tabii; yaradılışındaki |
| FITRİ | Tabii. |
| Fİ-İ CÂRÎ | Geçer değer |
| FİİL | Eylem; hareket; edim; iş |
| FİİL EHLİYETİ | Bir kimsenin, eylemleriyle haklar ve yükümlülükler yaratması yeteneği |
| FİKRİ HUKUK | Fikir ve sanat eserleri üzerinde, eser sahibinin haklarını belirleyen ve korunmasını sağlayan hukuk. |
| FİKTİF | Tahmini. |
| FİLHAKİKA | Hakikatte; gerçekte |
| FİLHAL | Şimdi. |
| FİLMESEL | Örneğin. |
| Fİ-L-VÂKİ | Gerçekten |
| FİLVAKİ | Gerçekten. |
| FORMALİTE | Yöntem veya yasaların gerektirdiği işlem |
| FUAYE | Dinlenme amacına tahsis edilmiş salon. |
| FUHAŞ | Haddini aşma, namusa aykırı hareket. |
| FUHÂŞ | Kötülük. |
| FUHÛŞ | Namusa aykırı hareket |
| FUKARA | Fakirler, yoksullar. |
| FUSUL | Ayrıntı, bölüm. |
| FUZULÎ | Lüzumsuz. |
| FUZULİ | Boşuna; lüzumsuz |
| FÜCUR | Yakın akrabalar arası cinsel ilişki. |
| FÜRU | Bir kimsenin çocukları ve onların çocuklarının çocukları. |
| FÜRUĞ | Bir kimsenin çocukları, çocuklarının çocukları gibi devam eden altsoy silsilesi. |
| FÜRUHT | Satış, satım. |
| FÜRÛHT | Satma; satış |
13 Ağustos 2013 Salı
Hukuk Sözlüğü F-HARFİ
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder