C-HARFİ | |
Kelime / Kelime Grubu | Anlam |
CABA | Bedava. |
CABİ | Tahsildar. |
CAH | Makam. |
CAHD | Kasıtlı olarak inkar etme. |
CAİZ | Mümkün. |
CALİ | Bir şeyi asılmış gibi gösterme. |
CÂMİ | İçine alan; taşıyan; toplayan |
CAMİA | Topluluk. |
CÂMİA | Topluluk |
CÂNÎ | Cinayet işlemiş olan kimse. |
CANÎB | Taraf , yön. |
CANÎB-İ BEYTÜLMAL | Hazine tarafı |
CANÎB-İ VAKIF | Vakıf tarafı |
CANÎP | Yön; taraf |
CANİ | Adam öldüren kimse. |
CANİB | Yön;Taraf. |
CANİB-İ MİRİ | Devlet tarafından. |
CARİ | Yürürlükte olan |
CARİH | Karşı fikri çürüten. |
CARİM | Cürüm işlemiş kimse. |
CASUS | Gizli sırları öğrenmeye çalışan kimse. |
CASUSLUK | Gizli kalması gereken önemli bilgilerin çalınması. |
CAY | Mevki, yer |
CAY-I KABUL | Kabul edilmeye değer. |
CAY-I TATBİK | Uygulamaya değer. |
CÂY-İ TEEMMÜL | Düşünülmeye değer |
CAYMA | Vazgeçme. |
CAZİB | İlgi çekici. |
CEBEL | Dağ, yüksek tepe. |
CEBERRUT | Zalim. |
CEBHE | Taraf, yön |
CEBİR | Zorlama. |
CEBREN | Zor kullanarak. |
CEBRÎ | Şiddetle yapılan; güç kullanarak |
CEBRİ | Zorla. |
CEBRİ İCRA | Kendi istekleriyle borçlarını ödemeyen borçluların, borçlarını Devlet kuvveti ile ödemelerinin sağlanması. |
CEBRİ İKRAZ | Zorla borçlandırma. |
CEBRİ SATIM | Malikinin isteğine bakılmaksızın, resmi makamlar tarafından yapılan satım. |
CED | Ata. |
CEDD | Ata; Soy. |
CEDİD | Yeni yapı ve yeni açılmış yol. |
CEDİDE | Yeni. |
CEDİT | Yeni. |
CEFA | İşkence. |
CEHD | Çaba, gayret. |
CELB | Getirtme. |
CELEP | Hayvan ticareti ile uğraşan kimse. |
CELESAT-I ÂTİ | Gelecekteki duruşmalar |
CELİ | Aşikar, belli |
CELİLE | Büyük |
CELP | Çağrı belgesi |
CELPNAME | Mahkemeye gelinmesi için yapılan çağrı |
CELSE | Oturum. |
CELSE-İ ALENİYE | Herkese açık olarak yapılan duruşma. |
CELSE-İ HAFİYE | Gizli oturumdur. |
CEM | Toplama, yığma. |
CEMAHİR | Cumhuriyetin çoğulu. |
CEM-AN | Toplam |
CEMAN | Toplam olarak. |
CEMETMEK | Toplamak |
CEMİ | Çoğul. |
CEMİ EZMÂN | Bütün zamanlar |
CEMİYET | Toplum; topluluk |
CENAH | Yön. |
CENAN | Kalp, yürek. |
CENAP | Evin çevresi. |
CENDERE | Baskı. |
CENİN | Ana rahmindeki çocuk. |
CENİP | Yön. |
CENUBEN | Güney yönü. |
CENUP | Güney. |
CER | Yarık, çatlak. |
CERAHAT | Yara ve çıban gibi vücut arızalarından kaynaklanan sıvı. |
CERAİM | Cürümler. |
CERÂİM | Suçlar. |
CERAİM-İ AZİME | Ağır ve tehlikeli suçlar. |
CEREME | Ortaya çıkan zararı; para cezası |
CERH | Bir düşünce veya iddiayı çürütme |
CERH Ü İPTAL | Geçersiz hale getirme |
CERHA | Yaralanmış. |
CERÎDE | Tutanak. |
CERÎME | Para cezası. |
CERİDE | Gazete. |
CERİDE-İ RESMİYE | Tc devletinin kuruluşundan sonra çıkartılan resmî gazete. |
CERİH | Yaralanmış. |
CERİHA | Ağır silah yarası. |
CERİM | Suçlu. |
CERİME | Ceza amaçlı alınan para. |
CERR | Çalışma. |
CESAMET | Büyüklük. |
CET | Ata. |
CEVAHİR | Değerli taşlar. |
CEVAMİ | İbadet yerleri. |
CEVÂMİ | Camiler; toplanma yerleri |
CEVAZ | İzin |
CEVÂZ BAHŞ | İzin veren |
CEVHER | Öz; değerli taş |
CEVR | Sıkıntı, zulüm. |
CEVVAL | Sürekli hareket halinde olan. |
CEZA | Yani kanunun suç işleyen kimseye uygulanmasını öngördüğü müeyyide. |
CEZA EHLİYETİ | Suçu işleyenin bundan sorumlu tutulabilme durumu. |
CEZA ŞARTI | Ceza koşulu; alacaklının zararını karşılama şartı |
CEZA TAYİNİ | Bir suçun cezasının belirlenmesi. |
CEZA TERTİBİ | Bir suça ceza kesilmesi. |
CEZADA KANUNİLİK | Kanunda suç sayılmış eylemlere yine kanunda öngörülen cezanın verilmesi. |
CEZAİYON | Ceza hukuku ile uğraşan kişiler. |
CEZAİYYUN | Ceza hukuku ile uğraşan bilim adamları. |
CEZALARIN DÜŞMESİ | Suç fiilinin zaman aşımına uğraması gibi nedenlerle cezanın düşmesi. |
CEZALARIN SUKUTU | Cezanın düşmesi. |
CEZANIN ERTELENMESİ | Tecil. |
CEZANIN İNFAZI | Verilen cezanın uygulanması. |
CEZANIN TAHFİFİ | Sanığa verilen cezanın bazı nedenlerle hafifletilmesi. |
CEZANIN TEŞDİDİ | Sanığa verilen cezanın ağırlaştırılması. |
CEZAY-I NAKDİ | Para cezası. |
CEZAYİNAKDİ | Para cezası |
CEZİR | Kök, asıl |
CEZM | Yemin. |
CEZRİ | Temelden |
CİBAYET | Toplama; vergilerin tahsili |
CİDAL | Kavga. |
CİHAN | Dünya, evren |
CİHAZ | Takım; alet |
CİHET | Yön |
CİMA | Cinsel ilişki. |
CİNAİ | Suça ait. |
CİNAİYE | Cinayetle ilgili |
CİNS TASHİHİ | Tapu kütüğünde kayıtlı bir taşınmazın niteliğinin değiştirilerek kütüğe, başka bir nitelikte tescil edilmesi. |
CİNSİ | Cinsel |
CİRANTA | Ciro eden. |
CİRO | Ticari senedin,arkasına yazılan yazı veya imza ile başkasına devri. |
CİSMANİ | Bedenle ilgili |
CİSM-İ CÂMİD | Cansız varlık |
CİVAR | Çevre,dolay. |
CİYADET | İyilik, güzellik. |
CUMHUR | Halk. |
CUMHURİYET MÜDDEİ UMUMİSİ | Savcı. |
CÜDA | Ayrılık. |
CÜLUS | Tahta çıkma. |
CÜMLETEN | Hep beraber. |
CÜNHA | Küçük suç. |
CÜNUN | Delilik, delirme. |
CÜRME TEŞEBBÜS | Suça girişme. |
CÜRMİYET | Suçluluk |
CÜRMÜ MEŞHUT | Alenen, göz önünde işlenen suç |
CÜRUF | Fırınlardaki ergimiş kalıntı. |
CÜRÜM | Suç |
CÜRÜM TASNİİ | Bir kimse hakkında cürüm uydurmak. |
CÜRÜMKAR | Cürüm niteliğinde. |
CÜZ | Parça |
CÜZ-Ü NAHAK | Hukuk kurallarına aykırı davranış. |
CÜZZİ | Küçük miktar |
13 Ağustos 2013 Salı
Hukuk Sözlüğü C-HARFİ
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder